Kızkalesi (Korykos) gezi notları

Kızkalesi her zaman denizin ortasında bir kale olarak fotoğraflarda yerini alır. Aslında Korykos antik kentinin bir parçasıdır. Deniz kenarında yer alan yerleşim yeri ve limanı olan bir kale ve sadece denizden ulaşımı olan Kızkalesi.

Kentin tarihçesi ise kısaca şöyle: M.Ö. 4. yüzyılda Ege'den gelen kolonistler tarafından kurulmuştur. M.Ö. 67'de Romalı Pompeius'un Kilikya'yı korsanlardan arındırmasıyla Korykos Roma'ya bağlı önemli bir liman kenti haline gelmiştir.
Roma döneminde sulama tesisleri sayesinde tarım gelişmiştir. Mısır, Kıbrıs ve Roma arasında önemli bir ticaret merkezi olmuştur.
1448 yılında Karaman Sultanı İbrahim Bey'in birliklerine yenik düşen Korykos Karamanoğulları'nın buyruğuna girmiştir. En sonunda 1482 yılında Osmanlı topraklarına katılmıştır.

Adadaki Kızkalesi ve karadaki iki surlu kalesi, kuzeydoğuda Bizans dönemi bazilika planlı kilisedeki sarnıçları, limanı, su kemerleri, ayrıca içinde kaya mezarları ve lahitlerin de bulunduğu nekropolü bügün ayakta duran kalıntılardır.

Kızkalesi'ne kadar gelmişken, Silifke'ye doğru 7 km daha gidin. Narlıkuyu'ya varacaksınız. Burada uğramanız gereken birkaç yer daha var:
1.Cenenet, cehennem ve astım mağaraları,
2.Narlıkuyu mozaik müzesi (Türkiye'nin belki de dünyanın en küçük müzesi) burada mitolojinin meşhur üç güzellerini göreceksiniz.
3.Sahildeki balık restoranları. Türkiye'deki en güzel lakos ve çupra balıklarını burada yiyebilirsiniz. Yanına kayakoruğu turşusu istemeyi sakın unutmayın.

Mersin tarafından geliyorsanız yol üstünde uğranacak iki yer daha var. Kumkuyu'da Kanlıdivane (Knytelleis) antik kenti. Bir de Limonlu Beldesi'nin 10 km. kuzeyinde kalan Doktorun Yeri. Burası da irili ufaklı birkaş şelalenin yer aldığı bir mesire yeri.